Yeni yılın ilk ayından herkese merhabalar 👋



Sonunda yeni yıla girdik ve bu yılın ilk portföy durumunu paylaşma vakti geldi. Öncelikle 2024'ün hepimiz için bol kazançlı, sağlıklı güzel bir yıl olmasını diliyorum 🙏 Bu sene için beklentim faiz artışlarının da etkisiyle geçmiş yıllara nazaran daha zorlu geçmesi ve etkisinin önümüzde ki senelerde de devam etmesi. Bu nedenle tedbir amaçlı 2024 yılının geri kalanında portföyümü daha derli toplu ve dengeli hale getirmeyi amaçlıyorum. Hatırlarsanız bu niyetle geçtiğimiz yılın sonlarına doğru Eurobond alımlarına başlamıştım. Duruma göre ilerleyen süreçte BIST ve Eurobond dışında Nasdaq ve S&P 500 alımlarıda yapabilirim. Böylece önümüzde ki süreçte Serbest Gelir Ağacından tutunduğum dallarıda artırmış olacağım. 


Daha fazla uzatmadan ocak ayında neler yaptım ve portföy durumum ne oldu hemen onlardan biraz bahsedeyim isterseniz;




Yukarıda ki tabloya baktığımızda önceki aylara göre pek bir değişimin olmadığını söylemek mümkün. Bunun ana nedeni aslında bu ay pek bir ekleme yapamamış olmam. Geçtiğimiz aylarda ödemem gereken bazı borçlarımızı kredi kartı ile ocak ayına ötelemiştim ve maalesef onların ödeme tarihleri geldi :) Bu yüzden portföye pek bir katkı yapamadım. Yine de bu ayıda pas geçmemek ve zinciri bozmamak adına ufak miktarlarda Tuprs eklemesi yaptım. Böylece yıl sonu 1000 olan Tuprs hedefime minikte olsa biraz daha yaklaşmış oldum. 

Kısaca özetlemem gerekirse aylar sonra BIST'te tekrar yukarı yönlü bir kıpırdanma oldu ve bunun etkisiyle toplam portföy büyüklüğüm 12.500$ seviyelerine yaklaştı. Yıl sonu portföy büyüklüğü hedefim ise 20.000$'dı ve bu rakamlara gelecek temettüler, eklemeler ve BIST'te yaşanacak yükselişlerle ulaşmayı umuyorum 🙏 


Herneyse kısacası son güncel duruma bakılacak olursa gidişatımda bir problem görünmüyor, bakalım ilerleyen süreçlerde nelerle karşılaşacağız :) Vakit ayırıp okuduğunuz için ve bu yolculukta beni yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim.


Yeniden görüşmek dileğiyle.


Not: Yazdıklarım tamamen kendine nottur. Hiçbir tavsiye içermemektedir...

Herkese tekrar merhabalar 👋

Pek çok kişi gelecekte ulaşmak umuduyla bazı hedefler belirliyor ve bu hedefler doğrultusunda adımlarını atıyor. Peki koyduğumuz bu hedefler ne kadar gerçekçi? Hedeflerimiz ne kadar yüksek seviyede olursa o kadar iyidir diyebilir miyiz? Bunun ne önemi var diye düşünebilirsiniz. Ancak yapılan birçok araştırma durumun aksini iddia etmektedir. Yani koyduğumuz hedefler, başarıya giden yolda bir rehberdir. Bu rehber ne kadar gerçekçi olursa aslında doğru yolu bulmamız da o kadar kolay olur diyebiliriz. Her neyse lafı daha fazla uzatmadan hemen bu konuda yapılmış bir çalışmaya ve sonuçlarına bakalım isterseniz 😊


Bu konuda yapılmış ve bilim camiasında genel olarak kabul görmüş bir çalışmayı inceleyeceğiz. Bu makalenin adı:

Hedef belirleme ve görev performansı teorisi (A theory of goal setting & task performance)

"A Theory of Goal Setting & Task Performance" makalesi, Edwin A. Locke ve Gary P. Latham tarafından yazılmış ve 1990 yılında Prentice-Hall tarafından yayınlanmıştır. Makale, hedef belirleme teorisinin temellerini ve bu teorinin görev performansı üzerindeki etkilerini incelemektedir. Bu makalede Edwin Locke ve Gary Latham, hedef belirlemenin iş ve görev performansıyla nasıl ilişkili olduğunu ortaya koyan bir teori geliştirmişlerdir. Bu teoriye göre net, zorlayıcı, bağlılık gerektiren, geri bildirimli ve karmaşık olmayan hedefler motivasyonu ve başarıyı artırmaktadır. Locke ve Latham'ın hedef belirleme teorilerinde 11 temel prensip şunlardır;
  1. Hedefler, performansı yönlendiren bir etkiye sahiptir.
  2. Hedefler, bireyin dikkatini, çabasını, sürekliliğini ve strateji geliştirmesini etkiler.
  3. Hedefler, bireyin kendini düzenlemesini sağlar.
  4. Hedefler, bireyin öz-yeterlilik algısını, bağlılığını ve tatminini etkiler.
  5. Hedefler, bireyin geribildirim alma ve değerlendirme ihtiyacını artırır.
  6. Hedefler, bireyin öğrenme ve gelişimini destekler.
  7. Hedefler, bireyin yaratıcılık ve yenilikçilik kapasitesini artırır.
  8. Hedefler, bireyin işbirliği ve takım çalışması becerilerini geliştirir.
  9. Hedefler, bireyin sorumluluk ve etik bilincini yükseltir.
  10. Hedefler, bireyin kendine güvenini ve motivasyonunu pekiştirir.
  11. Hedefler, bireyin başarı ve mutluluk duygusunu kuvvetlendirir.
Bu prensipler, hedef belirlemenin insan davranışı üzerindeki olumlu etkilerini göstermektedir. Hedef belirlemenin, bireyin hem kişisel hem de profesyonel hayatında başarılı olmasına yardımcı olduğu açıktır. Ancak, hedef belirlemenin faydalarından yararlanmak için, hedeflerin doğru şekilde belirlenmesi ve uygulanması gerekmektedir. Bu konuda, Locke ve Latham'ın bizlere sunduğu bazı ipuçları ise şunlardır:
  • Hedefler, net, ölçülebilir, ulaşılabilir, anlamlı ve zamanlı olmalıdır.
  • Hedefler, bireyin yetkinlik ve ilgi alanlarına uygun olmalıdır.
  • Hedefler, bireyin kendisi tarafından belirlenmeli veya kabul edilmelidir.
  • Hedefler, bireyin gerçekçi bir öz-değerlendirme yapmasını sağlamalıdır.
  • Hedefler, bireyin gelişimine katkı sağlayacak geribildirimler içermelidir.
  • Hedefler, bireyin başarısını ödüllendirmeli ve kutlamalıdır.
  • Hedefler, bireyin destekleyici bir ortamda çalışmasını sağlamalıdır.
Bu ipuçları, hedef belirlemenin nasıl daha etkili ve verimli bir şekilde yapılacağını göstermektedir. Hedef belirlemenin, bireyin performansını, motivasyonunu ve tatminini artırmak için güçlü bir araç olduğu söylenebilir. Hedef belirlemenin, bireyin hayatını daha iyi ve daha mutlu bir hale getirmek için kullanılabilecek bir yöntem olduğu da iddia edilebilir.

Bu bağlamda, yapılan gözlem ve sonuçları ise şu şekildedir;

Üniversite öğrencilerine 10 matematik problemi çözmeleri için 10 dakika süre veren bir deney gerçekleştirmişlerdir. Öğrenciler, deneyden önce farklı düzeylerde hedefler alırlar. Hedefler, ulaşılabilir (8 veya 9 doğru), ulaşılması çok zor (10 doğru) veya belirsiz (en iyisini yapın) olarak tanımlanır. Öğrencilerin performansı, doğru cevap sayısı ve süre olarak ölçülür. Ayrıca, öğrencilerden kendilerine güven, motivasyon ve zorluk algısı gibi değişkenleri değerlendirmeleri istenir.


Araştırmanın sonucunda, ulaşılması çok zor hedeflere sahip olan öğrencilerin, ulaşılabilir veya belirsiz hedeflere sahip olanlardan daha az doğru cevap verdikleri ve daha fazla zaman harcadıkları bulunmuştur. Ayrıca, ulaşılması çok zor hedeflere sahip olan öğrencilerin, kendilerine güvenlerinin ve motivasyonlarının da daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Bu sonuçlar, hedef belirleme teorisinin beş ilkesinin önemini göstermektedir. Hedeflerin, net, zorlayıcı, bağlılık gerektiren, geri bildirimli ve daha az karmaşık olması gerektiğini vurgulamaktadır.


Kısacası, henüz yolun başındayken ulaşılamaz finansal özgürlük hedefleri belirlemek, kendimize olan güvenimizi ve motivasyonumuzu düşürebilir. Bunun yerine, hedef belirleme teorisinin beş ilkesini uygulayarak daha ulaşılabilir ve gerçekçi hedefler belirleyebiliriz 😇

Bu yazıda, Locke ve Latham'ın hedef belirleme teorilerini ve bunların insan davranışı üzerindeki etkilerini özetlemeye çalıştım. Umarım bu araştırma, sizin de hedef belirleme konusunda daha bilinçli ve başarılı olmanıza yardımcı olur. Hedef belirlemenin, hayallerinizi gerçekleştirmenin ilk adımı olduğunu unutmayın 😊

Vakit ayırıp okuduğunuz için ve bu yolculukta beni yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim.

Yeniden görüşmek dileğiyle...





Not: Yazdıklarım tamamen kendine nottur. Hiçbir tavsiye içermemektedir...

 Merhabalar Değerli Okurlar 🙏



Hepimiz çeşitli yatırımlar yapıyoruz ve portföy büyüklüğümüzü bir an önce artırarak Finansal Özgürlüğe ulaşmaya çabalıyoruz. Bu nedenle pek çoğumuz mevcut işinde ciddi çalışma gayreti içerisinde. Kimimiz birden fazla işte çalışıyor kimimiz de ek mesailer harcıyor. Ancak bu yoğun iş tempomuz nedeniyle yatırım konularına ayıracak sürelerimizde maalesef kısıtlanıyor. Gün içi harcanan ciddi efor sonrası akşam yatırım üzerine birşeyler okuyacak ve çalışma yapacak mecalimiz dahi kalmayabiliyor. Buda aslında belkide geleceğimizi kurtaracak en önemli konularda, kendimizi geliştirmeye engel bir durum teşkil ediyor.



Peki tüm bu engeller önümüzde ciddi bir sorun teşkil ederken o masaya çalışmak için nasıl oturabiliriz ve kendimizi nasıl geliştirebiliriz ? 🤔 İşte bu noktada bizler gibi olan ve çalışmakta güçlük çeken birisi Pomodoro isminde bir teknik geliştirmiş 🤗



Nedir bu Pomodoro ?

Pomodoro, İtalyanca'da domates anlamına gelir. Pomodoro tekniğini geliştiren Francesco Cirillo, çalışma süresini takip etmek için domates şeklinde bir mutfak saati kullanmıştır. Bu yüzden bu tekniğe pomodoro adını vermiştir. Pomodoro tekniği, çalışma süresini 25 dakikalık odaklanma ve 5 dakikalık mola döngülerine ayırmayı amaçlar. Bu sayede, hem çalışma verimliliği artar, hem de zihinsel yorgunluk azalır.



Pomodoro tekniği, çalışmaya başlamak için harika bir yöntemdir. Yatırım yaparken, piyasa analizi, risk değerlendirmesi, portföy yönetimi gibi konulara dikkat etmek gerekir. Bu konular, zaman ve enerji gerektiren zorlu görevlerdir. Bu nedenle, yatırımcılar için pomodoro tekniği kullanmak, yatırım üzerine çalışma performansını artırmak için faydalı olabilir.


Pomodoro tekniğini kullanmak için, şu adımları izleyebilirsiniz:


  •  Yapmak istediğiniz yatırım görevini belirleyin. Örneğin, bir hisse senedi analizi yapmak, bir yatırım planı oluşturmak, bir yatırım kitabı okumak gibi.
  • Pomodoro saatinizi 25 dakikaya ayarlayın ve çalışmaya başlayın. Bu süre içinde, sadece yatırım görevinize odaklanın ve başka hiçbir şey yapmayın. Telefonunuzu sessize alın, e-postalarınızı kontrol etmeyin, sosyal medyaya bakmayın.
  • Pomodoro saatiniz çaldığında, çalışmayı bırakın ve 5 dakikalık bir mola verin. Bu süre içinde, zihninizi dinlendirin ve rahatlayın. Biraz su için, esneyin, yürüyün, müzik dinleyin, nefes alın.
  • Dört pomodoro tamamladığınızda, 15 ila 30 dakikalık daha uzun bir mola verin. Bu süre içinde, yatırım görevinizden tamamen uzaklaşın ve başka bir şey yapın. Bir arkadaşınızla konuşun, bir oyun oynayın, bir şeyler atıştırın, meditasyon yapın.
  • Uzun molanız bittikten sonra, yeni bir pomodoro döngüsüne başlayın.


Pomodoro tekniğini kullanarak, yatırım konularında kendinizi geliştirirken zamanınızı daha verimli, odaklı ve motive bir şekilde kullanabilirsiniz. Ayrıca, pomodoro tekniği, çalışma stresini azaltmaya ve yatırım kararlarınızı daha rasyonel bir şekilde almanıza yardımcı olabilir ☺️


Bu arada size bir süprizim de var ☺️ Ana sayfamda, ziyaretçilerin kendi pomodoro saatlerini ayarlayabilecekleri ve pomodoro tekniğini deneyebilecekleri bir araç da sundum. 


Mobil sürümde ana sayfanın alt kısmında QR Kod Oluşturucunun hemen üstünde:



Masaüstü sürümde ana sayfanın sağ alt kısmında:



Siz de pomodoro tekniğini denemek isterseniz, ana sayfamdaki aracı kullanabilirsiniz. Pomodoro tekniği, yatırım yapmanın yanı sıra, diğer iş veya öğrenme faaliyetlerinde de kullanılabilir. Pomodoro tekniği, zaman yönetimi ve verimlilik için harika bir yöntemdir. Haydi sizde Pomodoro tekniğini deneyin ve yatırım başarınızı artırın! 🙂


Vakit ayırıp okuduğunuz için ve bu yolculukta beni yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim.


Yeniden görüşmek dileğiyle...



Not: Yazdıklarım tamamen kendine nottur. Hiçbir tavsiye içermemektedir...